22 Ekim 2013 Salı

İş hayatında başarıya ulaştıran 10 stil anahtarı

İş yerinizdeki stiliniz, iş tanımınıza, şirketiniz adına muhatap olduğunuz kişilere, yaşınıza, kariyer hedeflerinize ve tabii size göre değişir. Bu yazının içeriğinde işinize yarayacak ve bugüne kadar muhtemelen başka bir yerde okumadığınız bazı ip uçlarıyla karşılaşacaksınız benden söylemesi! Ben seve seve yazdım, siz de bol bol eğlenerek okuyun...

1. Stiliniz ne olursa olsun temiz ve yeni görünün : Uygulaması çok basit; üzerinize giyeceğiniz parçayı, daha önce giydiyseniz bile mutlaka giymeden önce tekrar ütülemeye çalışın(basit mi:) ). Özellikle pantolon, gömlek, tunik hatta kazak gibi en üstte kalan parçaları ütülemeye gayret edin. Bazı kıyafetler sık yıkanmaya gelmez, bunun için önceden giydiyseniz bile tekrar giymeden önce ütüleyin. Ütülerken buharlı ütü veya ıslak ütü bezi kullanın ki, kumaş kısa süre sonra kendisini salmasın, diri görünsün. 


Hiç olmadı, başkaları sizin için ütülesin:)

Asla ve asla, lekeli, rengi solmuş, tüylenmiş, ip çekmiş, kalem çizikleriyle dolu bir parçayı kullanmayın. Nasıl olsa dolabınızda pek çok kıyafetiniz daha vardır, başka birini giyin ve o parçayı bir daha giymemek için dolabınızdan çıkartın. 


En sevdiğiniz kazağınızdan ayrılamıyorsanız bir hav temizleme makinesi edinebilirsiniz

Söylemeye gerek yok belki ama yine de değinmeden geçmeyelim; üzerine ter, yemek veya sigara kokusu sinmiş bir kıyafeti kesinlikle dolabınıza geri asmayın, hemen kirli sepetine atın ki unutup tekrar giymeyesiniz. Bu gibi aksilikleri yaşamamak için de kesin çözüm cilt tipinize uygun anti perspirantları iş yerinizdeki çekmecenizde veya çantanızda bulundurmak ve stresli anlardan önce uygulamayı tazelemektir. 
Bunu yan masadan gönderdiler hanfendi:)

 Öyle mi acaba:)

Kabul edelim alt katlarda çalışanlar daha şanslı!

Diğer ikisi ise malum, yemeği açık mekanlarda yiyerek sigara ve yemek kokularının üzerinize sinmesine izin vermeyin. Nasıl olsa siz zaten sigara içmiyorsunuz:)
Evet ben de buna sığındım:)

2. İş yerinizin stiline ayak uydurun ama farkınızı gösterin : Bir banka şubesi çalışanının stiliyle, bir öğretmenin veya bir reklam ajansı çalışanının stilleri genel olarak çok farklı olacaktır. Size düşen, iş yerinde ayrık otu gibi olmamak ama mutlaka farkınızı göstermektir. 
Bknz: ayrık otu ikebanası 

Farkınızı göstermenin en güzel yolu, aksesuarlardan geçer. Ayakkabı, çanta, gözlük, eldiven, şal, şemsiye gibi detaylara özen gösterin. Tekdüze olmaktan kaçının. Zaman zaman cesur çıkışlar yapın. 
Mesela böyle?

Stilinizin dışına çıkmadan, küçük sürprizlerle kendinizi yenileyin. Unutmayın stilinize yapacağınız yatırım, kariyerinizin bir parçasıdır ve size her gün -siz farkında olmasanız da- kazandırır.


3. Günceli yakalayarak yerinizde saymadığınızı gösterin : Gardrobumuzda zamansız parçalara çokça yer vermenin akıllıca bir davranış olduğunu artık hepimiz biliyoruz. 



Bu da, daha çok yalın kesimler, klasik renkler, kaliteli hammaddelerden oluşan ürünlere, dolayısıyla daha yüksek fiyatlı ürünlere sahip olmak demek. Bu parçaları, yılın gözde renkleri ve kesimlerine sahip bazı parçalarla, daha uygun fiyatlı ürünlerle destekleyerek sıkılmadan yıllarca kullanabiliriz. 


Bu sayede de günceli takip ettiğimizi, algımızın açık olduğunu ve yeni fikirlere hazır olduğumuz mesajını da vermiş oluruz. Önemli olan neyi niçin yaptığını bilmek:) Bir taşla kaç kuş var dolabımızda, bravo bize! 

4. Aklı fikri modada, aklı bir karış havada imajı vermeyin : 3. maddede özellikle bir vurgu var; zamansız parçaları trend olanlarla birleştir, yani buram buram moda kokma! Aklını modaya takmış, görüntüsünden başka şey düşünmeyen, bütün parasını kıyafetlere yatırıp birikim yapamayan biri konumuna düşmekten sakının. 



İş kıyafeti deyip geçmeyin, o kıyafet ne mesajlar veriyor! Akıllı bir patron ya da yönetici verilen bu mesajları farkında olsa da olmasa da çok iyi okur, aklınızda olsun:)

5. Aksesuarlarınıza özen gösterin : İmitasyon çıktı çıkalı işimiz güzel. Artık takı konusunda daha rahatız. Çok uygun fiyatlarla daha fazla takıya sahip olabiliyoruz. Takılarınızı seçerken, mutlaka yaşınıza ve tecrübenize uygun parçalar seçmeye özen gösterin.


 Yeni mezun bir çalışan silikon veya plastik takılarla çok şirin görünebilir ama bunların uzun yıllara dayanan tecrübesi olan biri için hoş bir izlenim yaratmayacağı ortada... Çok fazla sayıda, gözü yoran, dikkati dağıtan aksesuarları kullanmaktan kaçının. Kullandığınız hiç bir parçanın sizin önünüze geçmesine izin vermeyin. 


 Esprili

Gerekse genç, gerekse şık

Takı dışındaki aksesuarlarda da kaliteli seçimler yapın. Soğuk zamanlarda kullanmak için çekmecenizde mutlaka koyu renk bir şal bulundurun. Bu zor zamanlara hazırlıklı olduğunuzu göstermenin güzel bir yolu olabilir. Eğer gözlük kullanıyorsanız ve sık sık değiştirmek istemiyorsanız, kaliteli malzemeden üretilmiş, çabuk yıpranmayacak bir parça seçin. Yıpranmış, her yeri yamulmuş, boyaları sökülmüş bir gözlükle yıllarınızı geçirip diğer insanları bayıltmayın:) Çok yıpranmış, sezonu geçmiş, görünümünüze uymayan çantalar kullanmayın. Eğer sık sık müşteri ziyaretleri yapıyorsanız, tüm kıyafetlerinize uyabilecek, kaliteli ve temiz bir kaç bilgisayar çantası edinin. Bunlar mümkünse orijinal detaylara sahip, her yerde görülemeyecek çantalar olsun. Mutlaka karşılığını alırsınız :)    

6. Kaliteli ve şık seçimlerinizi ön plana çıkarın : Kıyafetlerinizde yapacağınız seçimler bir toplantı ortamına benzer. Toplantıda fikrinizi belirtmek için kısıtlı bir süreniz vardır ve o sürede aklınızdakilerin işe yarayacak bir kısmını olması gerektiği şekilde söylemeniz beklenir. 



İşte aynı bu şekilde siz de çok beğenerek edindiğiniz değerli bir parçayı, çok renkli, detaylı, farklı özelliklere sahip başka parçalarla bir arada kullanmayın. Böyle zamanlarda daha sade, az renk kullanılmış kıyafetlerinizi giyin. Kullanacağınız güne ve yere uygun davranın. Öne çıkarmak istediğinizi, olması gerektiği şekilde kullanın. 

7. Karmaşık görünmeyin, unutmayın "ne kadar az o kadar iyi" : Karmaşık şeyler her zaman kafa karıştırır. Oysa ki bizim amacımız çok net; fikirlerimizi ve becerilerimizi ön plana çıkartarak bunları seçimlerimizle desteklemek. 


Karmaşık mı dediniz?

Her biri farklı mesajlar veren, farklı renklere, detaylara, dokulara, sezonlara, materyallere sahip çok sayıda parçayı bir arada kullanmak, insanların konsantrasyonlarını üzerinizden kaçırmanın en kolay yolu olabilir:) Bunun yerine sade ve şık olmayı tercih edin.

8. Kariyer hedefiniz yüksekse, bunu stilinize yansıtın : Çalıştığınız iş yerinde yükselmek hedefindeyseniz ve o hedef belli bir stili gerektiriyorsa, gerektiğinde bu stilde giyinebileceğinizi göstermeniz gerekir. Yani, her gün takım elbise giymeniz gereken bir pozisyonda çalışmak istiyorsanız, işe her gün kot pantolon, sneaker ve pamuklu gömlekle gitmek yerine, tarzınızı yavaş yavaş biraz daha klasik ama yaşınıza uygun bir şekle dönüştürebilirsiniz. 
Bu, daha üst pozisyondakilere veya yükselme kararınızı verecek olanlara, sizin bu işe uygun olup olmadığınızı değerlendirmede işlerine yarayacak pozitif bir done daha vermekte çok işe yarayacak bir fark yaratır. İmaj iş hayatının en önemli parçalarından biridir, demedi demeyin!

9. Yapay malzemelerden üretilen ürünleri kullanmamaya çalın : Polyester kumaştan yapılmış dar kesimli bir gömleğin gün sonunda sevimsiz bir koku saçmaması imkansızdır. Keza orlon ipten örülmüş bir kazağın tüylenmemesi de öyle... Ucuz olsa bile, sıklıkla kullanacağınız bir ayakkabıyı deri olmayan bir malzemeden seçmeyin.  



Hem çabuk yıpranır, hem de kısa sürede kötü bir görünüme kavuşur. Oysa deri bir ayakkabıyı bir kaç sezon bakımını yaptırarak seve seve kullanabilirsiniz. 
Başarılı bir imitasyon, yağmurda giymediğiniz sürece tabi..

Bazı yüksek fiyatlı ve sık sık yenilediğiniz kıyafetlerinizde istisna yapabilirsiniz. Mesela deri görünümlü kaliteli bir ceket veya çanta için bu kuralı göz ardı edebilirsiniz.

10. Sürekli aynı kombini giymeyin : Diyelim ki çok severek, çok güncel bir kombin yaptınız. Harika hissediyorsunuz ve çok güzel görünüyorsunuz! Ama bunu her Salı gününün üniforması haline getirmeden, küçük değişikliklerle güncelleyip farklı kullanımlarını deneyerek bir fikrin değişik versiyonlarını deneyebileceğiniz ve pekala başarılı olabileceğiniz mesajını verebilirsiniz. 
Kombinime ayılıp bayılsam da, her seferinde giyememek ne kötü.. Yukarıdaki BBTrend eteğin daha fazla detayına http://trendtesetturbb.blogspot.com/2013/10/bayramda-ne-giysek.html buradan ulaşabilirsiniz

Bunun üzerinde çok kafa yormuyormuşsunuz imajını vermeniz gerekmekle beraber tabi ki bir miktar kafa yormak gerekiyor. Eh bunu da yoğun iş yaşamının stresinden biraz olsun uzaklaşmanın bir yolu olarak görüp, yeni kombinleri yaparken biraz eğlenebilirsiniz.

Aman efendim ahkam kesmek ne haddime, arkadaşça bir kaç tavsiye sundum size... Yılların iş hayatı tecrübesinden imbik imbik süzdüm de yazdım:)) Şimdi bunlara uymaya başlayın, 2 sene sonra genel müdür olmazsanız yine görüşelim olur mu:))?????

Havalar her gün bir başka, kendinize dikkat edin sevgili okurlarım, hoşçakalın

BB

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Yorumunuzu onaylandıktan sonra yayınlayabiliriz, teşekkürler.