30 Eylül 2013 Pazartesi

Dünya markaları bize göre neler yapmış bakalım?


Size bu yazıyı ağaçlar altında bir kafeden yazıyorum. Yeni taşındığım bu yerde sanırım tüm ahali burayı evleri sanıyor, 7/24 buradalar:) Yan masadaki teyzelerden biri birazdan bulaşığa girip, çıkışta tezgahı silerek masaya dönecek gibi duruyor. Garsonlar desen zaten, "O tabaktakini bitir de yıkansın" modundalar, bir müşteri - çalışan ilişkisi mümkün değil:) Hayır sanmayın ki ben de her gün kafelerde keyifteyim, o öyle değil. Ev hayatı bende limitli kullanımda, bir süre sonra duvarlar üstüme üstüme gelmeye başlıyor. İnsan oğlu işte; yoğun iş hayatında eve gidemiyorum diye ağlar işten ayrılır, evde olunca da kendimi nasıl dışarı atsam diye döner durur. E ben de insanlıktan nasibimi almışım çok şükür:)

Malum ortamda, üzerimde rahat bol bir kot pantolon, kot bir gömlek, koşu ayakkabılarım -erkeklerin niye her yerde bunları giydiğini ben de giymeye başladıktan sonra anladım, çok fena- ve hava geçirebilme özelliğine sahip(!) viskon eşarbım var. Böyle bir rahatlığın son günlerini yaşıyoruz bu güzel Eylül ayında. Yakında herkes nispeten rahatsız ve biraz daha klasik kıyafetlere geçiş yapacak. Böylece benim için de daha fazla etek giydiğim zamanlar başlayacak. Çizme ve eteği bir arada kullanmayı çok seviyorum. Malum, kışları karda yağmurda uzun etek giymek zor oluyor. Eğer çalışan biriyseniz, o çamurlu ve ıslak hallerle günü geçirmeniz mümkün değil. Bu yüzden ben genellikle pantolon veya bileğin bir karış üzerinde biten etekler giymeyi tercih ediyorum pek çoklarımız gibi.

Bahsettiğim boyda bir sürü eteğim var – dı! Daralların geldiği bir günde dolabımda katliam yapıp, neredeyse kıyafetlerimin yarısını ihtiyacı olanlara verilmek üzere gönderdim. Pişman değilim! Bu sene bana bol bol iş çıkacak gibi duruyor:)

Bloglarda bir kaide vardır: az laf, çok fotoğraf. O zaman, BB Trend sonbahar kreasyonu çalışmaları (!) devam ederken, ben sizi dünya markalarının 2013 sonbahar kreasyonlarıyla baş başa bırakayım.

Kah çılgın saçlı, kah kötü bakışlı, kah şuh ablalarımızın(aslında pek çoğumuzun yarı yaşındadır ya o kızcağızlar, neyse biz kendimizi ablalar diye rahatlatalım:)) taşıdıkları bu kıyafetlere bakıp, hadi canım bunun neresi tesettür Allah aşkına demeyiniz. Tabi ki hepsi tesettüre uygun değil! Azıcık hayal gücüyle o fotoğraflara bakarsanız, tesettüre uygun nasıl güzel elbiseler canlanacak gözünüzde kim bilir.. Bir bildiğim var benim, dinleyin beni:) Hadi buyrun bakalım ->

Favorimi en başa aldım





Çok başarılı!


Klasikler durduk yerde klasik olmuyor..







Ayakkabılara dikkat diyorum!









Demeyeyim dedim ama kendimi tutamayacağım, şimdi bu saç pazartesi sendromunu gidermez de napar:))) Neyse biz sanatçının işine fazla karışmayıp kostüme odaklanalım..


Çerkes kemerlerini veya büyük tokalı kemerlerini nasıl kullanacağına karar veremeyen arkadaşlarıma gelsin bu fotoğraf:) Gerçekten çok güzel

Trençkot çok güzel de, çizmedeki işçilik trençkottakinden daha fazla değil mi?




Pantolonda volan, Türkiye beden ortalamasına ters ama, bir bütün olarak fena değil

Bu tasarımcının iddialı olmak konusunda engin tecrübesi olduğuna kanaat getirdim

Ama neyse ki sade de olabiliyor istediğinde:)


Bir çantafan olarak bu karede en çok çantayı ve rengini sevdim


Bu yukarıdaki iki arkadaş da, az öncekiyle akraba olsa gerek:)) Ama sadece saça başa odaklanmayın, ceket güzel Allah için



Eğer sendroma biraz olsun iyi geldiysek, bunlar dünya markalarının neler yaptığı idi... 2013 BB Trend Sonbahar fotoğrafları ise yakında geliyor, bekleyin - (beklentiyi yükseltmenin bu kadarına da pes diyorum) :)

[daralsız ve giyecek hiç bir şeyi yok]BB


Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Yorumunuzu onaylandıktan sonra yayınlayabiliriz, teşekkürler.